Geçen hafta kahvemi almış, yeni aldığım kitaba göz gezdirirken yan masadaki bir sohbete kulak misafiri oldum. Sigortacılık bölümlerinin birinden yeni mezun olduğunu tahmin ettiğim bir genç, sitemkâr bir şekilde sigorta şirketlerinde stajyer olarak dahi iş bulamadığını, mecburen bir perakende satış firmasında işe başlayacağını anlatıyordu.
Samimi olarak söylemem gerekirse o an içimin burkulduğunu hissettim. Son yıllarda üniversiteden mezun olanlar için hayatın ne kadar zor olduğunu düşündüm. Dolayısıyla bu haftanın yazısını sigorta sektörünün istihdam yaratma kapasitesine ve sigortacıların sektörün büyümesinden aldığı paya ayırmaya karar verdim.
2021 itibariyle sigorta şirketlerinde yaklaşık 21 bin kişi çalışıyor. Bu sayı son 10 yılda 3 bin kişi artmış, bu da yıllık %1,9’luk istihdam artış hızına tekabül ediyor. Aynı dönemde sigorta sektörünün yıllık reel büyüme hızı %5,7. Demek ki prim üretiminin büyüme hızı, çalışan artış hızından üç kat fazla. İki gösterge arasındaki makasın açılması, sigorta şirketlerine çalışan başı prim üretiminde %39’luk bir verimlilik artışı sağlıyor.
Sigorta sektörün yeni istihdam yaratma kapasitesi sınırlı, bunu anlamış olduk. Son on yılda çalışan başına verimlilikte önemli bir artış da var. Peki, mevcut çalışanlar bu verimlilik artışından yeterince nemalanıyor mu derseniz, ne yazık ki hayır.
Sigorta şirketlerinin personel giderlerinin, toplam prim üretimine oranı 2013 yılında %6,3 iken 2021 yılında %4,7’ye düşmüş. Yani sektör çalışanlarının prim üretiminden aldığı payda %25’lik bir azalma var. Benzer şekilde personel giderlerinin toplam faaliyet giderleri içindeki payı da %10 düşmüş.
2022 henüz tamamlanmadı ancak söz konusu düşüş trendinin bu yıl da devam edeceğini tahmin ediyorum. Temmuz ayında Sigorta Strateji’de düzenlediğimiz alım gücü anketinde, sigortacılara yılbaşından bu yana toplam % kaç zam aldıklarını sorduk. Yanıtların ağırlıklı ortalaması yaklaşık %55’lik bir ücret artışına işaret ediyor. Sektörün ilk altı aydaki prim üretimi büyümesi ise %93 seviyesinde.
Tüm bu göstergelerden hareketle sigorta sektöründeki büyümeden sigortacıların ve sigortacı adaylarının yeterince pay alamadığını anlıyoruz. Peki bu payı kim alıyor? Oda bir başka yazının konusu olsun.
Bir Cevap Yazın